Anlatamaz
Anlayamaz beni bu şehir,
Bu insanlar
Korkak sokaktaki
Korkak lambalar
Bir yanar bir söner
Korkudan tir tir titrerler
Hem kaldırımlar öyle mi
Her acıyı çekerler
Hani demiş ya üstat
Çilekeş kaldırımlar diye…
O çilekeşler bile anlayamaz
Anlayamaz benim yürek sızımı
O masum ninniler
O mayhoş kokulu kundaklar
Annemin o tarifsiz sesi
Anlatamaz beni hiçbir şiir
Hiçbir şarkı
Hiçbir koku
Hangi çocuk bilir yastığının gözyaşı kokusunu?
Bana muhteşemliği anlatsana muhteşem
Güzel mi bari?
Rezilliğe yakın mı peki?
Belki rezilliğin alasıdır,
Belki hiç tanışmamışlardır.
Ya da şöyle bir uğraşmışlardır birbirlerine
Bir daha hiç görüşmemezcesine
Her ayrıntımın muhteşemliğini sorgulatacak
kadar güzel olmasını diliyorum
Dedim ya
Anlayamazsınız!
Bana mutluluğu anlatsana huzur,
Ulaşılması kolay mı bari?
Mutlu olmaya en yakın olduğum an
Karanlığa daha çok batıyorum
Boğulana dek karanlıkta…
Sonra tekrar tekrar ve tekrar…
Mutsuzluğum tekerrür ediyor,
Bana sormayı aklından bile geçirmeyerek.
Dedim ya anlayamazsınız!