Ölüm Kusan Sokaklar
Siyah bir ay parladı gökyüzünde.
Karanlığın yumuşattığı bir geceydi
Sokaklarda katillerin at koşturduğu bir gece.
Belindeki tabancasıyla karşılaştım
Parlayan o siyah ayın altında.
Öyle bakma derdim şimdiki aklım olsa
Durma öyle boş yere, çek tetiği
Soğuk kaldırımlarda uzanssın donmuş bedenim.
Köpekler başlardı havlamaya
İstemedikleri bir şeyle karşılaşınca
Korkardık, uzaklaşırdık onlardan
Peşi sıra gelen ölümlerden sonra
Yeniden tartardık hayatı, sıkıca sarılırdık
Bir bebeğin uyurken sarıldığı peluş oyuncak gibi
Sıkıca tutardık hayatın elinden
Siyah ayın ışıltıları altında
Ellerimden kaymaya başladı soğuk bedenim
Buzlu bir içeceği anımsattı bana
Mavi güneşin altında içtiğim
Buzlar eridikçe tatsızlaşıyordu
Yaşadıkça tatsızlaşan günler gibi
Geçiriyorduk yaşantımızı ölü bedenlerin arasında
Sokaklar inliyordu o siyah ay çıktığında ortaya
Sesler bir bir kesildi o sıra
Hasret kalmıştık çocuk seslerine
Çocukluk öldüğünde ay siyaha boyandı.
Bir bir evlerine saklandı çocuklar
En güvendikleri yerde en güvendikleri tarafından
En güvenilmez bir hal içindeydiler.
Akşam ezanı okununca kesilirdi oyunlar
Oysa ben çocukken oynardım sokaklarda
Sabahın beşi, akşamın altısı, gecenin onunda.
Kayboldu soğuk bedenlerin altında siyah ay
Mavi bir güneş baş gösterdi bulutların arkasından.
Olmazdı, güneşe mavi yakışmazdı.
Ay yeni kararmışken sırada neden güneş vardı?
Bir kadın çığlığı yükseldi o saatlerde
Kısa bir çığlıktı, etkiliydi, ölüm taşıyordu
İşe yetişmek için koşan sağırlar dışında
Kimse bulunmuyordu ıssız sokaklarda.
Dilleri kopmuştu insanların, kulakları yok olmuştu
Duyulan unutuluyordu saniyesinde, konuşulmuyordu
Sesimiz kesildi sokaklardan, sonra yağmur başladı
Durmadan yağıyordu, temizliyordu sanki sokakları insanlardan.
Sonra güneş çıkıyordu ortaya mavi ışıklarıyla
Unutmuştu parlamayı ölümlerden sonra
Sahi güneş neden maviydi, ay neden siyah?
Utancından kızarıp nefessiz kaldığı için mi soluyordu kadınlar?
Hayır derdim, bedenimde şimdiki sıcaklığım olsa
Kadınlar utanmamalı, katiller çoğalmamalı!
Soğuk bedenim kahverengi kılıfıyla hayır diyordu .
Sen susanlardan olmayacaksın!
Çocukların temsilcisiydi siyah ay, ışıltısıyla
Kadınların sesiydi mavi güneş, sıra dışılığıyla
Belindeki tabancasını aldım ansızın o sıra
İki el güneşe ateş ettim iki el aya
Siyahı beyaza, maviyi sarıya çevirmek,
Bu düzensizliğe çomak sokmak istiyorum!