Üç Bin Gece

Yazar
Şehmus Yardımcı
Kategori
Şiir
Unutulmuşum diyorsun.
Bir dön de bak şu boyun büken kelimelere. Nasıl da önünde toplanmışlar. Ayrı düşen üç bin geceyi nasıl geçirmiş, anlatadursunlar…
Hararetli konuşmalarıma nüfuz etmezsen sakinleşmekten uzağım. Sayısız telaffuz ve yorum gelir aklıma. Had safhada, ışık hızını geçer gündüz görmemiş gözlerim. Ensemde soğukluk, alnımda ter, yazı kışı bir anda yüklersin.
Ne zaman dirseklerim bükülse parmaklarım seninle buluşur. Düşlerin gelir, açar kapılarımı. Aydınlığın göz kapaklarıma yenilerini ekler. Sana büyüttüğüm bebekler, henüz isimlendirilmemiş yeni duygular doğurur. Dayanmak aitliğimden öte, heyecanımdan titrerim.
Dışıma taşan çocuksu bir heyecanla karşındayım. Israrcı bakışlarını üzerimden çek. Karşı koyamam güzelliğine. Kaynar su gibi serpilir, dökülürüm. Özenle seçtiğim tüm cümlelerim birbirinden ayrılır. Darmadağın karşındayım.
Beni anlaman için içimden çıkıp karşıma oturmalısın. Görmelisin aynalardan daha güzel olduğunu. Sabırla bakmalı, sesini dinlemelisin. Hayat neymiş anlamalısın…
Güzelliğin tanımısın, saçlarına dokun ve hisset. Gözlerini inançla doldur. Nasıl ki bir can dayanmazmış, iyice bak ve anla.
Cümleler kafiyesiz. El, ayak sarmaş dolaş. Heyecan tavan. İncelmiş sözlerimi daha çok dinlemek istersen gözlerini ayırma. Özlemin 40 yıllık hasretten daha ağır basar.
Anlatacaklarımdan daha fazlasını duy. Alabildiğine parlak kıyafetler giyer cümlelerim. Tutkumu dizginler çekingenliğim. Huzurlu sayfalarım gözlerine okunmaya teslim.
Duru ve iyimser tüm duygularım koşar adım gelir sana. Sen konuştukça buhar olurum. Soluksuz sevinçlerim kibar ses tonun arasında kaybolur. Kendini bulmak isteyen kim?